Köşe Yazıları

YARINIMDAN ENDİŞEM VAR!

                             

Not:Bu yazıyı ülkenin yıllardır süregelen ekonomi,işsizlik,enflasyon,eğitim,tarım v.s sorunlarının şikayet edildiği bir yazı ile karıştırmayın!

      

Artık…

Televizyonda haber kanallarını izlemek mangal gibi yürek ister hale geldi.

Trafik kazaları,gasp,hırsızlık,kavga,kundaklama,cinayet,işkence,dolandırıcılık,taciz,tecavüz,uyuşturucu ve sanal bahis,mafya ve çete haberleriyle gırla gidiyor.

İddia ediyorum!

Bundan elli yıl önce yapılmış kovboy filmlerinde dahi bu kadar olumsuzluğun bir arada olduğu aksiyon sahnelerini bulamazsınız.

Haraç çetelerinin,mafya örgütlerinin,yolsuzluk şebekelerinin her gün bir yenisini duyuyoruz.

Ceza evlerinden izinli çıkıp suç dosyalarına yeni olayları ekleyenlerde ülkemiz güvenliğine tuz biber ekiyor.

”Denetimli Serbestlik” adı altında hiç de denetlenemeyen suçlular aramızda dolaşıyor.

Onlarca suç dosyası olan fakat serseri mayın gibi her an patlamaya hazır kişilerle yaşıyoruz farkında olmadan…

Cezaevlerinde yatan mahkum sayısının 360 bine ulaştığı söyleniyor.  

Bir yılda dört yüze yaklaşan kadın cinayetleri neredeyse kadın cinsini yok etmeye karşı cinnet halini almış durumda.

Bu gidişle kadınlarımızın neslini özel koruma altına almamız gerecek.

Kız çocuklarımızı yalnız başına parklara bırakamaz olduk.

Bırakın yalnız başına bırakmayı,hiç bir çocuğu sevemez olduk yaşadığımız paranoyadan.

Çocuklarımız güvende değil anladık…

Lakin biz büyükler çok mu güvendeyiz!

Kendi adıma arabayla trafikte yüreğim ağzımda seyahat ediyorum.

Ufak bir yanlış anlaşılma olurda,birilerinin silahlı veya sopalı saldırısına maruz kalırım diye panik halinden çıkamıyorum.

Çarşı pazarda gönül rahatlığı ile selam alıp veremiyor,iki çift kelam edemiyorum yanlış anlaşılırım diye.

Millet;ne zaman nerede patlayacağı belli olmayan saatli bomba sanki.

Olur ya…

Durduk yerde gümbürtüye gitmeyelim!

Geçenlerde bizatihi yaşadığım bir olay beni iyiden iyiye ürküttü.

Mahallemde arabamla ara sokaklardan birinden geçiyorumdum düşük bir hızla..

Yaşları 15-18 civarında olan beş veya altı tane genç yolun tam ortasını işgal etmişler,güya sohbet ediyorlardı.

Arabamın gelişini fark ettiler gayri ihtiyari olarak.

Buna rağmen kıllarını kıpırdatmadan yolun ortasını işgal etmeye devam ettiler.

Tavırlarından anladım,belli ki gençler bir maraza çıkaracak.

Kornaya bile basmaya cesaret edemedim ve yolun en kenarından yavaça arabamı sürerek oradan uzaklaştım arkama bile bakmadan.

İşin acı tarafı, bu olayı on iki yıldır oturduğum mahallemde yaşıyordum.

Ben mahalleye göç ettiğimde belki bu gençlerin çoğu henüz altını ıslatıyorlardı.

Ne olmuş nasıl olmuşsa vaziyet bu hale gelmişti.

Sözün özü…

Artık…

Mahallemde güvenle dolaşamıyordum.

Trafikte başıma bir felekat gelecek endişesiyle arabamla seyahat etmekten çekiniyordum.

Evime gelen sahte bir telefonla yığınla bir borç yükünün altına girebilirdim.

Herhangi bir şebeke tarafından yasa dışı işlere karıştığım söylenebilir ve bundan kurtulmam için yüklü miktarda para ödemem istenebilirdi.

Eğlenmeye gittiğim bir düğünde rastgele atılan bir bombayla hayatım son bulabilirdi.

Aldığım döviz sahte çıkabilirdi.

Yıllarca kendimin diye güvenerek oturduğum evim bir başkasına da satılmış olabilirdi.

Yolda yürürken keyfini yetirmeye çalışan ehliyetsiz alkollü birinin kurbanı olabilirim.

Ailemden herhangi birine SGK’nın karşılamadığı amansız bir hastalığa düçar kalıp sokaklarda yardıma muhtaç hale gelebilirdim.

Daha bir sürü aklınıza ve hayalinize gelmeyecek işler…

Abarttığımı düşünenler olabilir.

Bu ve buna benzer olayları televizyon ekranlarında her akşam görüyor,duyuyor ve izliyoruz.

Bugün bizim başımıza gelmemiş olması yarın gelmeyecek anlamına gelmiyor.

İşin en acı tarafı ise…

Bu tür olayları yaşadığımızda adaletin tecellisi noktasında hepimizin endişeleri olduğu yadsınamaz bir hakikat. Belki de…

Gerçekte asıl bu hakikat bizi endişelendiriyordur!        

Ne dersiniz!

Saygılarımla…

Şaban KÜLHANCIOĞLU
Latest posts by Şaban KÜLHANCIOĞLU (see all)

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir