Eğitim, Güncel

ERÜ MEZUNLARI BULUŞTU

Erciyes Üniversitesi’nde (ERÜ) bu yıl ilk defa “Sizleri Özledik!” temasıyla “Mezun Buluşması” etkinliği düzenlendi. Göreve geldiği günden bu yana kurumsal aidiyet duygusunu artırmaya yönelik çalışmalarda bulunan Rektör Prof. Dr. Fatih Altun’un ev sahipliğinde düzenlenen birbirinden güzel etkinlikler ile ERÜ’lü mezunlar öğrencilik yıllarını yeniden yaşadı.

Bir dizi etkinliğin düzenlendiği “Mezun Buluşması” ilk olarak Erciyes Kültür Merkezi’ndeki açılış programı ile başladı.

Düzenlenen programa; AK Parti Kayseri Milletvekili Şaban Çopuroğlu, ERÜ Rektörü Prof. Dr. Fatih Altun, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Oktay Özkan, Prof. Dr. M. Hakan Poyrazoğlu ve Prof. Dr. Cevdet Kırpık, Genel Sekreter Prof. Dr. İbrahim Narin, Genel Sekreter Yardımcıları Prof. Dr. Afşın Alper Cerit ile Dr. Oktay Musa Kayırga, senato üyeleri, fakülte dekanları, 10., 20., 30., 35. ve 40. yıl ve üzerine ulaşan ERÜ’lü mezunlar ve aileleri katıldı.

Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan etkinlikte, ilk olarak Nihal Şengün solistliğinde ERÜ Klasik Türk Müziği Topluluğu mini bir konser verdi. Konserin ardından etkinliğin açılışında konuşan AK Parti Kayseri Milletvekili ve ERÜ 1990 yılı işletme bölümü mezunu Şaban Çopuroğlu, öğrencilik yıllarındaki anılarından bahsetti.

Milletvekili Çopuroğlu, “Gençlere sorsanız Kayseri’yi birkaç kelimeyle tarif edecek olsanız ne dersiniz dediğinizde, içinde mutlaka bir Erciyes Üniversitesi vardır. Erciyes Üniversitesi bu şehrin markasıdır” dedi.

Rektör Prof. Dr. Fatih Altun da konuşmasında mezunları yeniden ERÜ çatısı altında görmekten mutlu olduklarını belirterek, “Kıymetli mezunlarımız, değerli hocalarımız, sevgili misafirlerimiz. Bugün burada sadece bir etkinlik için bir araya gelmedik. Bugün, Erciyes ailesinin kalbi yıllar sonra yeniden aynı çatı altında atıyor. Bugün, bir buluşmadan daha fazlasını, bir dönüşü yaşıyoruz. Bu dönüşün adına yuvaya dönüş dedik. Hepinizin hafızasında, belki de bir kampüs köşesinde hatıralar gizlidir. O yılların rüzgârını, o sıraların sesini, belki de ilk heyecanınızı hatırlıyorsunuzdur. Kimi sabahın erken saatlerinde derse yetişmeye çalıştı, kimi ağaç dikti bu kampüse, kimi laboratuvarda, kütüphanede sabahladı. Ve bugün, o günlerin emekleri, bu kampüsün her taşında, her ağacında, her binasında yaşıyor. Erciyes Üniversitesi’nin hikâyesi, yalnızca bir yükseköğretim kurumunun değil, bir inancın, bir emeğin, bir dayanışmanın hikâyesidir. Evine dönen mezunlarımız, yuvanıza yeniden hoş geldiniz” diye konuştu.

Konuşmasında “Erciyes Üniversitesi’nin geçmişi, yalnızca bir zaman dilimi değil, bir ruh hâlidir, bir dayanışma biçimidir” diyen Rektör Prof. Dr. Altun şunları kaydetti: “Değerli mezunlarımız, Her büyük kurumun bir hafızası vardır ve Erciyes Üniversitesi’nin hafızası, fedakârlıkla yazılmıştır. Kuruluş yıllarımızı hatırlayalım. Henüz yolları bile olmayan bu arazide, öğrencilerimiz ve hocalarımız taş taşımış, kadınlarımız kazma kürekle bu toprakları düzlemiş, ağaçlar birlikte dikilmiş, derslikler birlikte yapılmıştı. Erciyes Üniversitesi yalnızca bir proje değil, imeceyle büyüyen bir hayaldi. O günlerde elimizde belki imkân yoktu ama inanç vardı, heyecan vardı. Her kazılan çukur bir sınıfın temeli; her dikilen fidan bir geleceğin başlangıcıydı. Bugün kampüste yürürken gördüğümüz o ağaçlar, sadece gölge veren gövdeler değil, bir dönemin dayanışma kültürünün sessiz tanıklarıdır.”

Erciyes Üniversitesi’nin kuruluşundan bugüne kadar destek veren hayırseverlere de teşekkür eden Rektör Prof. Dr. Altun, “Erciyes Üniversitesi, sadece akademik bir kurum değil; bir şehrin vicdanının, cömertliğinin ve inancının eseridir. Kayseri’nin tarihine baktığınızda, iyilik yapmak sadece bir gelenek değil, bir yaşam biçimidir. İşte o gelenek, bu üniversitenin duvarlarına, laboratuvarlarına, hastanelerine sinmiştir. Bugün kampüsümüzde adlarını taşıyan pek çok bina, Sabancı’dan Has’a, Çetinsaya’dan Çıkrıkçıoğlu’na, Bayraktar’dan Eren’e, Hasçalık’tan Molu’ya, Küçükçalık’tan Kılıçer’e, Tatar’dan Karamancı’ya ve şimdi ismi aklıma gelmeyen nice nice hayırseverimizin katkılarıyla yükseldi. Bu isimlerin her biri, bu üniversitenin taşında, tuğlasında, laboratuvarında yaşıyor. Onlar sadece binalar yaptırmadılar; bilginin, umudun ve geleceğin kapılarını araladılar” şeklinde konuştu.

Aidiyet duygusunun bir üniversitenin görünmeyen gücü olduğuna dikkat çeken Rektör Prof. Dr. Altun, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bir üniversitenin gerçek büyüklüğü elbette binalarından, fakültelerinden, laboratuvarlarından ibaret değildir. Bir üniversitenin en büyük başarısı, mezunlarının insan hayatına kattığı değerlerdir. Bugün Türkiye’nin dört bir yanında, hatta dünyanın farklı köşelerinde, Erciyes mezunlarının emeği, bilgisi, alın teri var. Kimi sanayide üretime yön veriyor kimi ticarette kalkınmayı tesis ediyor, kimi bilim dünyasında çığır açıyor, kimi bir okulda çocuklara umut oluyor, kimi kamu görevinde ülkesine hizmet ediyor. İşte Erciyes Üniversitesi’nin itibarı, bu başarıların toplamıdır. Sizler bu üniversitenin sadece geçmişi değil, aynı zamanda geleceğisiniz…”

Öğrencilere yönelik yürütülen burslar ve araştırma fonları hakkında da hakkında da bilgi veren Rektör Prof. Dr. Altun, “Öğrencilerimizin hayatına dokunan, bazen yönünü değiştiren en güçlü şeylerden biri de destek duygusudur. Bugün Erciyes Üniversitesi’nde, yüzlerce öğrencimiz burslarla, araştırma destekleriyle, sosyal yardımlarla eğitimine devam ediyor. Kimisi ailesinden uzakta, bir şehirde tutunmaya çalışıyor; kimisi yeni bir fikrini bilimsel bir projeye dönüştürmeye çabalıyor. Ve biliyoruz ki, bir öğrencinin hayatına yapılan en küçük katkı, bir ömrün seyrini değiştirebiliyor. Bu nedenle biz, Askıda Yemek uygulamamızdan öğrenci burs fonlarına, araştırma desteklerinden sosyal yardımlara kadar çok sayıda destek mekanizmasını hayata geçirdik” diye konuştu.

Konuşmasının sonunda düzenlenen etkinlik ile sadece bir buluşma değil, geçmişle geleceği, anılarla umutları, emekle vefayı bir araya getirdiklerini belirten Rektör Prof. Dr. Altun, “Erciyes Üniversitesi, her birinizin hikâyesinde var ve sizler de bu üniversitenin kalbinde varsınız. Bu kampüsün yollarından yıllar önce yürüyüp giden sizler, bugün yeniden döndünüz. Ve biz biliyoruz ki, insan bazen ne kadar uzağa giderse gitsin, yuvasının yolunu asla unutmaz. Sizler bu yuvanın ilk öğrencileri, ilk umutları, ilk başarı hikâyelerisiniz. Şimdi o hikâyenin devamını birlikte yazma zamanı. Öğrencilerimizin, akademisyenlerimizin, hayırseverlerimizin, mezunlarımızın el ele verdiği bir Erciyes Üniversitesi hayal ediyoruz, daha güçlü, daha paylaşımcı, daha insan odaklı bir Erciyes Üniversitesi. Erciyes Üniversitesi, sizlerle kuruldu, sizlerle büyüdü ve sizlerle geleceğe yürüyecek” şeklinde konuştu.

Mezunlar adına konuşma yapan ERÜ Mühendislik Fakültesi 1982 mezunu Mehmet Tayfur Doğan da konuşmasında Erciyes Üniversitesi’nin büyük ve başarılı bir aile olduğunu belirterek, ERÜ Mezunlarının çok önemli işlere imza atan bireyler olduğuna dikkat çekti.

Konuşmaların ardından mezuniyetinin 40., 35., 30., 20. ve 10. yılını dolduran mezunlara hatıra sertifikası verildi.

Farklı fakültelerden yüzlerce mezunun yeniden bir araya geldiği etkinliğin ikinci bölümünde ise ERÜ Merkez Yemekhanesi’nde mezunlara özel öğle yemeği ikramında bulunuldu.

Öğrenci gruplarının konserleri, TEKNOFEST takımlarının tanıtım stantları, öğrenci toplulukları ve ERÜ Mağaza noktasının mezunlarla buluştuğu etkinlikte, ERÜ’lü mezunlar öğrencilik yıllarını aileleri ile birlikte yeniden yaşadı. Etkinliğe katılan mezunlar ile yakından ilgilenen ve sohbet eden Rektör Prof. Dr. Altun, öğrenciler tarafından kurulan stantları da tek tek ziyaret etti.

Etkinliğe katılan mezunlar ise yıllar sonra bir araya gelmenin mutluluğunu yaşamaktan dolayı mutlu olduklarını belirterek, etkinliğin düzenlenmesinden dolayı ERÜ Rektörü Prof. Dr. Fatih Altun’a teşekkür ettiler.

ERÜ tarafından bu yıl ilki gerçekleştirilen “Mezun Buluşması” her yıl geleneksel olarak daha kapsamlı bir şekilde düzenlenmeye devam edecek.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir