YASAKLAR HEP BİZE Mİ USTA ?

Pandemi’nin yakıcı etkisi hala sürerken, aşılamada belli mesafe ile kontrol altına alan ülkeler daha hızlı normalleşiyor.

Her ne kadar bizde de şu kadar aşı yaptık dense de, vaka ve vefat sayıları hiçte olumlu sinyal vermiyor.
Üstüne üstlük toto oynar gibi rakamları takip ediyor, yine de gereğini yapmıyoruz. Kontrolsüz ve umursamaz insanlar yüzünden normalleşme sağlayamıyoruz.
Aşı karşıtlığı devam ediyor. Hem de bilinenden daha yüksek oranda.

Benim anlamakta zorlandığım başka bir konu var.

Mesafe, aşı ve PCR test zorunluluğu getirilen uygulamalar.

Örneğin uçak, tren, otobüs, tramvay, okul, kongre, genel kurul, statlarda hangi kural uygulanıyor ?

En azından hiç birinde mesafe kuralı yok.

Varsa da uygulamada yok.

Gel gelelim sinema ve tiyatro salonlarında hala bir sıkıntı var ve çözecek makam bulunamıyor.

Daha önce kapalı alanlarda 6 metre kareye 1 kişi, açık alanlarda 4 metre kareye 1 kişi gibi neye göre hesaplandığını bilmediğimiz bir ölçülendirme genelgesi yayınlandı. Bunun anlamı şu demek ; 1200 kişilik bir kapalı salona ancak 200 kişi alabilirsiniz!

Ama gördük ki bir çok yer ve mekanda bu kural uygulanmadan etkinlikler gerçekleşti. Kimse de bir şey demedi. Hatta bunu yapanlar arasında resmi kurumlarda var.

Okulların açılma süreci ile beraber yayınlanan genelgeye aşı kartı veya PCR testi zorunluluğu getirildi.

Buna rağmen salon kapasite kısıtlaması devam ediyor.

Sanata ve sanatçıya destek olalım derken maliyet artışı nedeniyle iş yapılamıyor, yapılırsa da maliyetler belli oranda bilet fiyatları üzerinden vatandaşa yansıyor.

Anlaşılmayan konu şu ; okullarda mesafe kuralı var mı ? Uçak, tren, otobüs, tramvayda, restoran, kafe de var mı ? AVM’ler de var mı ?

Yok.

Öyleyse sadece sinema ve tiyatro salonlarında bu uygulama neden ?

Kültür Bakanlığı ile Bilim Kurulu arasında sıkışıp kalan tam kapasite genelgesi çıkar mı bilinmez.

Ama sanata verdiğimiz değeri bu uygulamadan bile çok rahat anlayabiliriz.